NG Dergi - Sayı 55

21 Kütahya Porselen, Karim Rashid iş birliğiyle hayat bulan ‘Skallop’ koleksiyonu doğallığı sofralara taşıyor. DOĞANIN AKIŞKANLIĞI Karim Rashid, dünyanın en üretken ve ünlü endüstriyel tasarımcılarından biri. Pembe ile özdeşleşen tasarımları, hayatı kolaylaştıran kendine özgü çalışmalarıyla binalardan su şişelerine, takılardan mobilyalara birbirinden farklı alanlarda tasarımlara imza atıyor. 4000’i aşkın tasarımı bulunan ve bunlardan 300’den fazlasıyla dünya çapında ödüller alan Rashid, geçtimiz günlerde Antalya’da NG Phaselis Bay’de düzenlenen lansmanına katıldı. Kütahya Porselen ile yaratıcı bir iş birliğine imza atan Karim Rashid ile hem tasarım yolculuğunu hem de doğanın kusurluluğundan ilham alan ‘Skallop’ koleksiyonunun tasarım hikâyesini konuştuk. Sizi endüstriyel tasarıma yönelten neydi? Tasarım yolculuğum ailem ile başladı. Babam ressam. Ressamlığın ötesinde evdeki mobilyalardan annemin kıyafetlerine kadar her şeyi tasarlardı. Hatta öyle ki, sabah tasarladığı ve makinenin başına geçip kesip biçtiği elbiseyi annem aynı akşam giyerdi. Çocukluğumdan beri mimarları, tasarımcıları, moda tasarımcılarını gözlemledim ve fark ettim ki onlar aslında ortaya çıkarttıkları konseptleriyle bizim yaşantılarımıza şekil veriyor. Ben de herhangi bir konuda uzman olmayı değil, genel açıdan bakmayı seçtim. Dolayısıyla endüstriyel tasarımcı olmaya karar verdim. Çünkü endüstriyel tasarımcı olunca porselen, bisiklet, televizyon, araba gibi birbirinden farklı birçok şeyin tasarımını yapabilirdim. Her şeyin çok fazla olduğu dünyada iyi tasarımcılar ne gibi sorumluluklar taşıyor sizce? Çok üretken bir tasarımcı arkadaşım 10 yıl önce bu anlamda profesyonelliğini bitirdi. Çünkü tüm bunları dünyaya sunuyor olduğu için kendini suçlu hissetti. Ben de ona bizim sorumluluğumuzun, üreticilerin dünya için iyi şeyler ortaya koyabilmesine yardım etmek olduğunu söyledim. Düşünün ki yarın hiçbir tasarımcı yok, üreticiler üretmeye devam edecekler. Oysa bizim değişim yapmak için fırsatımız

RkJQdWJsaXNoZXIy NzI1MDQ=