NG Dergi - Sayı 56

59 Karma sergilerinizin ardından gerçekleştirdiğiniz kişisel sergilerinizle ve yardımsever çabalarınızla neyi amaçlıyorsunuz, işleyişi hakkında bilgi verir misiniz? Resim yapmaya karar verdiğim ilk günden itibaren, buradan elde edeceğim gelirleri muhakkak bir şeyin yararına kullanmak istediğimi hissettim. Bunun için senelerdir onlarla farklı bir bağım olan engelli çocuklara destek vermeyi istedim. Dört senedir, elde ettiğim gelirlerin hepsini engelli çocuklara bağışlıyor, onlara destek olmaya çalışıyorum. Bu da beni fazlasıyla mutlu ediyor. Türkiye topraklarından doğan, güçlü bağlarla seramik sektöründe karolarını, porselende dayanıklı, uzun ömürlü, yenilikçi ürünlerini yurt içinde ve yurt dışında müşterileriyle buluşturan NG Kütahya Seramik ve Kütahya Porselen için düşünceleriniz nelerdir? NG Kütahya Seramik ve Kütahya Porselen benim ilk iş hayatımda da yakından tanıdığım, malzemelerini kullandığım firmalar. Ayrıca hem Sema Hanım, hem Hediye Hanım ve kıymetli anneleri, erkek kardeşleriyle de tanışma fırsatım oldu. Benim kendi aileme çok benzettiğim bir aile yapısına sahipler. Kardeşlerin iş bölümünü, bizdeki iş bölümü gibi görüyorum. Kendi içlerinde ahenkleri, birliktelikleri, beraberlikleri beni gerçekten çok etkiliyor ve şunu görüyorum ki aile bağları kuvvetli olanlar, fazlasıyla yaratıcı ve üretici oluyorlar. Bence NG ailesi de bunun en güzel örneklerinden bir tanesi. Ruh hali, dünyaya bakış, hayattan beklenti, yaşadıklarımız, duygularımız, hislerimiz sürekli yeniden şekillenirken, pandemi süreciyle dijitalleşmenin eserlerinize etkisi, yansımaları neler oldu? Yaklaşık iki senenin ardından, bugüne kadar yaşamış olduğumuz iş formatlarından çıkıp, apayrı formatlarda yeniden iş yaşamının içine girdik. Fazlasıyla dijital ortamlarda çalışmak zorunda kaldık. Toplantıların, yazışmaların şekli değişti, o yüzden de hakikaten dijital hayat içimize girdi. Tabii ki bu dijital hayat sadece iş ortamıyla da sınırlı kalmadı, sanat yaşantımıza varana kadar etkiledi. Sizin eklemek istedikleriniz nelerdir? Bundan sonraki yaşamımızda artık dijitalleşmenin ön planda olacağını düşünüyorum. Bütün sistemler değişiyor, eski olguların hepsi yenileniyor. Çok büyük bir değişimin içindeyiz ve şu andaki yaşadığımız ortamda bu değişimin sancılarını, geçiş sürecinin problemlerini yaşıyoruz. Ama inanıyorum ki önümüze çok daha huzurla, keyifle, daha insani duygularla yaşayacağımız yeni bir dönem geliyor. O yüzden de geçirdiğimiz şu zorlu günlerde geleceğe umutla bakarak, genç nesillere çok daha huzurlu, mutlu, keyifle yaşayabilecekleri bir ortam yapılandırması içinde olunacağını umuyorum..