NG Dergi - Sayı 63

36 YAŞAM/ KARİYER Erkek egemen bir sektörde uzun yıllardır adınızdan söz ettirerek çalışmalarınıza devam ediyorsunuz. Bir kadın olarak bu sektörde emin adımlarla yürürken yaşadığınız dezavantajlar neler oldu? İş dünyasının erkekler dünyası olarak görülmemesi için yıllardır ben ve birçok iş kadını STK’lar aracılıyla tüm gayretlerimizi sergiliyoruz. Çağrıldığımız her ortamda kadın çalışan sayısının artması ümidiyle konuşmalar yapıyoruz. Metal sektörleri maalesef yıllardır erkeklerin tercih ettiği alanlar, yurt dışında sektörel uluslararası bir toplantıdan bugün geldim. Toplantıda hala bir tek ben kadındım, toplantının geri kalanı erkekti. Sadece ülkemizde değil, dünyada da durum farklı değil. Yaşadığım dezavantajlar arasında, kadının iş hayatında bulunduğu pozisyonu hak ettiğini ve yetkinliğini diğer kişilere gösterme zorunluluğu, zorluğu var. Erkekler iş dünyasında baştan yapabilir algısı yaratıyor, kimse sorgulayıcı olmuyor. 21. Yüzyılda artık doğru sanılan yanlış inanışların değişmesi gerekir. Bazı erkekler kadın lider ile çalışmak istemeyebiliyor, sayıları azalmakla birlikte bu bakış açısı çok da değişmiyor. İş kadınları olarak iş dünyasına medeniyet ve disiplin getirdiğimiz ise çok doğrudur. Anne olmak sizi nasıl değiştirdi? O kadar anlamlı bir soru ki, anne olmak bana evrim geçirtti. İki kız evladım var, biri 30 yaşında oldu, diğeri 27 yaşında. İki kızım birbirlerinden çok farklı karakterlerde, ben ise onlardan daha farklı karakterdeyim. İki kızım ve ben aynı cins olmamıza rağmen, hepimiz hayatın farklı pencerelerinden hayata bakıyoruz. Bu da bize farklı bakış açılarının da doğru olabileceğini, kendimizi çoklu bakış açılarıyla donatarak hayata daha anlayışlı ve yumuşak bakmayı öğretti. Her zaman tek doğru olmayacağını kızlarım bana öğretti. Bazen ben onları, bazen onlar beni büyüttü. Anne olmadan önce hayata bakışım matematik gibiydi, çok ciddiye alıyordum, annelik bu taraflarımı törpüledi. Anne olmayı da bir meslek olarak görüyorum, zaman ve emek istiyor. Hem aktif kariyer hayatınız var, hem de çocuklarınızla vakit geçirmekten hoşlanıyorsunuz? Ajandanızı nasıl organize ediyorsunuz? Kızlarınızın meslek seçimlerine nasıl destek oluyorsunuz, işinizi devam ettirmesini arzu eder misiniz? Hem kariyer yaparım hem çocuk yaparım felsefesi bana uygun olmakla birlikte, çoğu zaman işinize çocuğunuzdan daha fazla zaman ayırmanızı gerektiren süreçler oluyor. Kariyer ve çocuk dengesinde zamanı eşit ayarlayabilmeyi pek başaramadım. Yoğun iş hayatım içinde istedikleri zaman yanlarında olamadığım da oldu. Okul süreçlerinde evde annelerini görmeden çocuklarım büyüdü ama işim biter bitmez direkt eve koştum geldim. Söz olarak ‘iyi bir zaman mühendisi’ olmayı öğreniyorsunuz diyorum ama derinlerde bir yerlerimde her zaman çocuklarıma yeterli zaman ayıramamış olmanın üzüntüsünü hep yaşıyorum. Artık büyüdüler, eskisi kadar benden zaman talep etmiyorlar ama anneye ihtiyaç ömür boyu. Kızlarım iyi birer girişimci. Türkiye’nin ilk sağlıklı restoranlarından birini açtılar ve işletiyorlar. Mesleki konularda yönlendirici bir anneyim ama farklı yönlenişleri olur ise ona da izin veririm. Kadınların gelişmesi ve iş hayatında var olması için de birçok çalışmanız var. Bize bunlardan bahseder misiniz? Daha önce yukarıda belirttiğim gibi kadın çalışan sayısının artması için yıllardır çaba gösteriyorum. Kadınların koordinasyon kabiliyetlerinin üstünlüğüne inanıyor ve emosyonel EQ’lerinin yüksek olduğunu biliyorum. “İş kadınları olarak iş dünyasına medeniyet ve disiplin getirdiğimiz doğrudur.”

RkJQdWJsaXNoZXIy NzI1MDQ=